4 Temmuz 2009 Cumartesi

Şikayetler Gazeli

Yaşadığımız hayattan alacağı varsa yaşanmayanın
ne anlamı kalır yalnızca yaşadığını hatırlamanın

Kimse taşınacak kadar uzak değilse birbirine
dur, yine senden yakınını bulamazsın kendine

Şiirden daha siyah bir şey olmalı kelimelerde
yoksa küfür kafiyeli söylenecek şehirde

Sesini gölgeden çek, kül gibi yoksul kalsın da
güneşin altında mırıldanacak şeyler bulunur hala

Bakmanın sonu yok gözlerin nereye yetişebilir
dünyada yalnızca körlerin gözleri temiz kalabilir

Yeni doğanın kulağına fısıldayacak neyimiz var
vakitsiz gidenin ardından dökecek neyimiz var

Hepimizin yerine balkondan düşeni hatırla
şiir bazen öyle de çarpabilir hayata

Ne gam gazel olmuş olmamış

HAYDAR ERGÜLEN

29 Mayıs 2009 Cuma

Belki haziranda mavi benekli çocuksun
Ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor
Bir şilep sızıyor ıssız gözlerinden
Belki Yeşilköy'de uçağa biniyorsun
Bütün ıslanmışsın tüylerin ürperiyor
Belki körsün kırılmışsın telaş içindesin
Kötü rüzgar saçlarını götürüyor

13 Mayıs 2009 Çarşamba

12 Mayıs 2009 Salı

GÖKYÜZÜ RÜZGÂRINI SAKIN
ANNEM ÜŞÜR

yarı'm kalır
insansız insan yüzlerinde

elsiz ayaksız kalırım
ufukta bir gemi tükenir

bitmemiş bir rüyadır
gözlerimde hayat

su kurur
lâleler yarım kalır

son sevgili gider
ufukta bir kuş tükenir

anneler ölür
çocuklar yarım kalır.


Yeni Biçem Dergisi

AHMET ÖZBEK
ANNE

Bırak kalsın masada ekmek testide su
Ayna puslu, pencere camı kirli
Bırak kalsın saçların dağınık, gözlerin uykulu.
Saksıdaki çiçek susuz, kedi
yalını bekler bir köşede
Bırak kalsın meyve ağaçta, kırlangıç havada
Dama düşen ince yaz yağmuru...
Yoruldun artık, bütün gün didinip durdun
Toprak bile, gök bile, deniz bile bir yerde yorulur
Bırak kalsın süpürge duvarda, sabun kovada
Anne, gel yanıma otur.

Ahmet Erhan
KANBAKRACI

kara kar gecesinde güneşin parladığı alık budun
şimdi yurdundur çöl, uzaklaşan anıların çekildiği
buradayım işte, vur ve parçala çocukluğumu!
ey gözleri kör eden yamuk coğrafya'nın bun'u
yakın zamanda hardal bombalarının açtığı nice körpe çukur
çakıla yüreğimin çatına çekile
beynimin gönderine nice kan bayrakları!
tikrit'ten newyork'a bütün bir yeryüzü gökyüzü
boydan boya utanç kesilir! ölülerin külleriyle zamanlar,
geçen zamanlar ünler
öldürmek daha çok öldürmek ne varsa öldürmek
düşsüz umutsuz bebeler boşalmak boşluğa
şiiri ve imgelemi boğmak boğmak ve boşalmak!
acıyı kanırtmak köklerinden,
tanrı'yı kandırıp üflemek kilise'yi
çelikten kasıyla buz kamu'nun
-kutup ayılarının işi mi? yok daha neler!
ben hiçbir şey bilmiyorum artık,
körlerin bile gözleri duyuyor hurmaların kederini
çölde parlıyor ay'la annelerin elinde kan bakraçları!

YUNUS KORAY

ATTİLÂ İLHAN

Şamdanları dolanınca eski zaman sevdalarının
Başlar ay doğarken saltanatı sultan-ı yegâhın
Nemli yumuşaklığı tende denizden gelen ahın
Gizemli kanatları ruhta ölüm karanlığının
Başlar ay doğarken saltanatı sultan-ı yegâhın